Hiç mesaj bulunmadı
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 100.00 TL | 100.00 TL |
200 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 100.00 TL | 100.00 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 100.00 TL | 100.00 TL |
250 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 100.00 TL | 100.00 TL |
250 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Ödeme Türü | Toplam Tutar |
---|---|
Diğer Kredi Kartları | 100.00 TL |
Havale / Eft | 100.00 TL |
Posta Çeki | 100.00 TL |
Kapıda Ödeme | 110.00 TL |
Kapıda ödemeli siparişlerde +10,00TL kapıda ödeme hizmet bedeli ilave edilir. |
- Vade farksız taksitler KOYU renkte gösterilmektedir.
- X+X şeklinde belritilen taksitler (Örneğin: 2+3) 2 taksit olarak işleme alınmakta ancak ilgili bankanın kampanyası dahilinde 2 taksit üzerinden işlem yapıldığı halde 2+3 yani 5 taksit olarak kartınıza ve ödemenize yansımaktadır. (2 taksit seçilmiş olsa bile banka kampanyası dahilinde ekstradan vade farkı eklenmeden işlem 5 taksite bölünmektedir.)
Nazlı Akçura ilk öykü kitabı Kesi Yeri’nde, hayata dair inancını, sevdiklerini, mevcut düzenini, geleceğini, bedenine olan hükmünü ve ilişkiler içerisinde kendini kaybedenlerin hikâyeleriyle “merhaba” diyor okuruna. Tüm karakterlerini sessiz bir ortaklığın sahibi kılan Akçura, hayallerinden, yaşama sevincinden, her şeyin eskisi gibi olması dileğinden, henüz yaşanmamış o güzel günlerden umudunu kesmek istemeyenlerle; kırılanların, vazgeçmeye meyledenlerin, sessiz bir isyanın paydaşlarıyla içten içe yanmaya devam edenlerin hikâyelerini anlatıyor bizlere.
Kesi Yeri, iç dünyamızda sığındığımız yuvanın ve çocuk saflığımızın aldığı yaraları usulca önümüze sererken hislerimize dokunuyor ve dokunduğu yerde hüzünlü bir iz bırakıyor.
Ellerine varıyorum önce. Üzerlerinde geziyorum, parmaklarına dokunuyorum. Fakat… Yok. İçerideyken de değişen bir şey yok. Gerçekliğini giderek yitiren anılarımı, bu kadar yakınında olsam bile, bana değil, bir yabancıya aitmiş gibi hissediyorum. Annemin ellerini tanıyamıyorum. Sabahları başımı okşayarak beni uyandıran, saçlarımı iki yandan özene bezene örüp de kurdelelerle süsleyen, “Al kızım, bal kızım, içimin neşesi, şen kızım… Yalnızca kızım değil, en yakın arkadaşım…” sözcüklerini kulağıma fısıldarken, yanaklarıma kadife çiçekleri gibi dokunan, gülücükler konduran eller bunlar mıydı sahiden?